Alzheimer hastalığı, yaklaşık 5 milyon Amerikalıyı etkiliyor, bu sayının 2050 yılına kadar 13,8 milyona çıkması bekleniyor.

En basit şekli olan nörodejeneratif koşul, hafıza kaybı, kaybolma, tekrar eden sorular ve yanlış yerleştirme gibi semptomlarla karakterizedir, genellikle zamanla şiddeti artmaktadır.

Alzheimer’ın nedenleri hakkında henüz bilmediğimiz çok şey var, ancak hastalığa yakalanma riskinin artması ile ilişkili bazı faktörler var. Bununla birlikte, bu risk attırıcı faktörlerin sizde bulunması hastalığa yakalanacağınız anlamına gelmez. Sadece ihtimali yükseltir.

1. Yaş

Kontrol edemediğiniz bazı risk faktörleri var. Yaş bunlardan biridir.

Yaşlanma Ulusal Enstitüsüne göre, 65 yaşından sonra her beş yılda bir Alzheimer riski iki katına çıkmaktadır.

2. Genetik

Genetik mutasyonlar, geç başlangıçlı ve erken başlangıçlı Alzheimer’ın nasıl geliştiğini anlamanın bir yolu olarak gittikçe önem kazanmaktadır.

Semptomların kişinin 30, 40 ya da 50’lerinde ortaya çıkmaya başladığı erken başlangıçlı Alzheimer vakasında, hastalık, NIA’ya göre, bir ebeveynden devralınan üç genin birinde bulunan genetik mutasyonlardan kaynaklanır.

Geç başlayan hastalığa neden olan bilinen bir mutasyon yoktur, ancak riski arttırıp azaltan faktörler mevcuttur.

3. Aile geçmişi

Alzheimer Derneğine göre, genetik önemli bir faktördür, bu ailenizi çevreleyen ortam da olabilir. Birden fazla aile üyesinin hastalığa yakalanmasının Alzheimer riskini arttırdığı belirlenmiştir.

Genetik ve insan çevresinin Alzheimer riskiyle nasıl ilişkili olduğu konusunda, yapılması gereken daha çok araştırma var.

4. Kalp rahatsızlıkları

Genetik ve yaşın aksine, üzerinde kontrolünüz olan bazı risk faktörleri de vardır.

Örneğin, yüksek tansiyon, kalp rahatsızlığı, inme, yüksek kolesterol, şeker hastalığı ve kalp rahatsızlıkları gibi diğer sağlık durumları, NIA’ya göre bir kişinin Alzheimer hastalığının riskini artırabilir.

Bu risk faktörlerini anlamak için daha fazla araştırma gerekmektedir ve bazı klinik çalışmalar halihazırda sürmektedir. Çalışmalar kalbiniz için iyi olanın beyniniz için de iyi olabileceği fikrini güçlendirir.

5. Kafa travması

Alzheimer Sendikası’na göre, baş travmaları, hastalığın artma riski ile potansiyel olarak ilişkilidir. Bu araştırma 2. Dünya Savaşı gazilerini içeren gözlemsel araştırmaya dayanıyor.

Askerlik sırasında hafif veya ciddi beyin hasarına sahip olanların, daha sonraki yaşamlarında Alzheimer hastalığı veya bunama gelişme riski daha yüksek bulunmuştur.

6. Sigara içmek

Birkaç yaşam tarzı seçimi de Alzheimer riskinize katkıda bulunabilir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, sigara, demans ve Alzheimer riski artışı ile ilişkilidir.

Araştırmacılar bunun inme ve kalp rahatsızlığı gibi durumlarla ilgili olan vücudumuzun etrafındaki kanları taşıyan ve beynimize olan damarlarla ilgili olduğunu düşünüyorlar.

Diyet, egzersiz, sosyal aktivite ve daha fazlası, Alzheimer ve bilişsel düşüş riskinde azalma ile bağlantılıdır. Aslında hastalığı yakalama riskini düşürmek sizin elinizde. 

Kaynak: 1