“Yön Değişti”: Yeni Araştırma, Kadın Oyuncuların Seksüelleştirilmiş Karakterleri Tercih Ettiğini Gösteriyor

“Yön Değişti”: Yeni Araştırma, Kadın Oyuncuların Seksüelleştirilmiş Karakterleri Tercih Ettiğini Gösteriyor

Oyun karakterlerinin tasarımı ve görünüşü, oyuncular arasında şiddetli tartışmalara yol açıyor. Bazıları, geçmişte oyun endüstrisinin cinsel imgeleri sömürdüğünü ve bundan tamamen vazgeçilmesi gerektiğini savunuyor; diğerleri ise bunun endüstriye çok muhafazakar bir bakış açısı olduğunu düşünüyor. Tartışmalar devam ederken, Communication Research dergisinden bilim insanları, seksüalizasyon konusuna adanmış son araştırmalarının ilginç sonuçlarını paylaştılar.

Yeni araştırma, kuvvet ve seksüalizasyonun, oyunlardaki kadın karakterlerin oyuncular tarafından nasıl algılandığı üzerindeki etkisine odaklanıyor. Araştırmada, bu faktörlerin SoulCalibur VI oyunundaki kadın karakterlerin değerlendirilmesi üzerindeki etkisini inceleyen iki deney yapıldı. İlk testte katılımcılar, cinsellik düzeyi ve fiziksel güç bakımından farklılık gösteren karakterlerin dövüşlerini izledi. Araştırma, karakterin aşırı seksüalize edilmesinin onun bir obje olarak algılanmasını güçlendirdiğini, güç seviyesinden bağımsız olarak ortaya koydu.

Ancak araştırmanın en beklenmedik sonucu, kadın oyuncuların seksüalize karakterleri seçme eğiliminde olmalarıydı. Yani, genel kabul görmüş ortalama bir erkek oyuncunun tercihiymiş gibi davranıyorlardı. Kadın katılımcılara genelde seksüalize edilmiş imajlar hoş gelmese de, oynamak için fırsat verildiğinde bu tür karakterleri daha sık seçiyorlardı. Araştırmacılar, kadın izleyicinin seksüalize kadın karakterleri geleneksel "kadınsı" özelliklerle ilişkilendirebileceğini öne sürüyorlar.

İkinci deneyde, katılımcılar bir karakteri doğrudan kontrol ettiler, bu da etkileşimin önemini vurguladı. Güçlü karakterler daha yetkin algılanırken, zayıf olanlarına kıyasla daha az "sıcak" görülüyordu. Bu sonuçlar, aktif oyun katılımının karakter algısını nasıl değiştirdiğini belirtiyor: Oynarken, sadece izlerken yaptığımızdan daha fazla, canlandırdığımız özelliklere odaklanıyoruz.